Yemeksiz günlerce durabildiğimiz halde nefessiz birkaç dakika dayanabiliyoruz. Hayat nefes ile başladı ve nefes ile devam eder. Tüm organlarımıza hayatın enerjisini, ışığını taşıyan şey oksijen ve nefestir. Elbette nefeste birlikte ışık su tuz yardımcı elemanlar hep birlikte görev alır. Fakat nefes alınmadığında sistem tıkanır. Yaşadığımız süre içerisinde birçoğumuz bilerek ya da bilmeyerek aldığımız nefesi keseriz, nefesi kısıtlarız, bazı yerde nefes tutarız, blokajlar koyarız. Bazı duyguları yaşarken hayatın içinde nefes almayı unuturuz. Bazılarımız ise çok az nefesle hayatlarını sürdürürler.
Onun için nasıl nefes alıyorsak hayatı öyle yaşarız. Dolu dolu zengin bir nefesle mi? yoksa çok az çok kısıtlı, sığ kendimizi kısıtlayarak mı nefes alıp hayatımıza devam ediyoruz?
Hayat içerisinde yaşadığımız ani olaylar kazalar şoklar o aldığımız nefesi görmezden gelip unutturma eylemi gösterebilir. Bu eylemi de nefesimizi keserek yaparız, nefesimizi tutarız. İşte bu tuttuğumuz nefesler daha sonraki yaşantımızda, yaşadığımız duygu durumuna bağlı olarak bize problem çıkartır. Az nefes başta akciğerlerimiz olmak üzere, kalın bağırsak kalp sistemi üzerinde çok büyük etkiler yaratır. Önce oksijeni nerede azaldığımızı tespit etmemiz çok önemli, burada şunu söylemek istiyorum nefes alırken ciğerlerinizin hangi bölümünde tıkanıklık oluyor ve hangi duygularla bağlantılı olarak bu nefes alma işlemini durduruyoruz.
Şimdi bana soracaksınız nasıl doğru nefes alacağız?
Bunun belli bir tekniği var mı?
Evde nasıl yaparız?
Elinize bir balon aldığınızı düşün şişirirken aşağıdan yukarıya doğru ciğerlerinizin şiştiğini imgeleyin ve boşaltırken de aynı şekilde yukardan aşağıya doğru bütün havanın vücudunuzdan çıktığını imgeleyin. Dolu dolu ciğerlerinize köprücük kemiğinize kadar şişirin, nefes verirken de vücuttaki bütün havayı çıkarmak için köprücük kemiğinden başlayıp aşağıya doğru inip, diyaframa kadar havayı boşaltın.
Bunu yaparken almayı, vermeyi bunu dengelemeyi unutmayın. Bu derin nefes bizim vücudumuza ne gibi yarar var?
Sinir bilim de böbrek üstü bezlerinde bulunan kortizol denilen bir sıvı bu nefes yardımlarıyla vücudun Parasempatik sistemine devreye sokar ve vücuda derki güvendesin, acele etmene gerek yok, endişelenmene gerek yok. Nefes çalışmalarının çok farklı yöntemleri vardır. Hepsindeki temel nefesi tam alabilmek ve nefesi tam bırakabilmektir.
Tam nefes almak nedir diye soracak olursanız küçük bir çocuğu, yeni doğmuş bir bebeği düşünün uyurken özellikle onu seyrettiğimizde karnın nasıl inip kalktığını görürsünüz.
Tam nefeste işte bunun gibi nefesi burundan alıp göğüste şişirip onu karnına kadar yollayıp kaburgaların şiştiğini hissetmek, karnın şiştiğini hissetmektir. İlk başta yaptığınızda biraz tuhaf gelebilir çünkü yıllardan beri alışmış olduğunuz bir nefes çeşidi var sizin yarattığınız, bu derin nefes alıp vermeler sizin Orijinal nefes alıp vermeleriniz yani her canlı annesinden doğarken bu nefesi zaten bilerek doğar, sizde olan bir şeyi sadece ben size hatırlatıyorum.
Zihnimiz çoğu kez nefesi takip eder. Nefesinizin doğru yönlendirdiğinizde bulunmuş olduğunuz duygu ve düşüncelerinizi de daha sağlıklı yön vereceksinizdir.
Nefesi doğru birleştirerek kullanmakta çok önemlidir. Eğer oksijenin gittiği yerde hayat başlıyorsa hareketle nefes bir bütündür. Hayat nefesle başlar.
Seda Ferah Samji
Holistik Yaşam Danışmanı